Unutulan parti: HDP kongre düzenledi

6 Eylül 2025

2024 yerel seçimleri öncesi 15 Ekim 2023’te kurulan DEM Parti, kürt siyasetinde aktif bir rol üstlenirken medyada sıklıkla yer almayan HDP 6. Olağan Kongresi için toplandı.

Genel merkezde düzenlenen kongrenin açılış konuşmasını partinin eş genel başkanları Sultan Özcan ve Cahit Kırkazak yaptı.

Kırkazak yaptığı konuşmada şu sözlere yer verdi:

“HDP’nin en önemli rolü, en önemli gücü ve en önemli misyonu şuydu. HDP, merkezi ve tekçi anlayışın bölmeye, dağıtmaya, parçalamaya yönelik provokasyonlarına ve manipülasyonlarına karşı Türkiye halklarıyla birlikte hareket etti. Buna böyle cevap verdi. Kadınlar, emekçiler, gençlik, LGBTİ bireyler, farklı inanç grupları ve bütün kimlikler; hepimiz HDP’yiz demiştik aslında. Dolayısıyla hepimiz halen bir arada durmaya ve mücadele etmeye devam ediyoruz.

Türkiye İşçi Partisi’nin 1960’lı yıllardaki geleneğini saymazsak eğer, HDP ile özellikle Kürt siyasal hareketi ilk defa örgütlü bir şekilde meclise girdi. O dönemde çok engellemek istediler. HDP’nin Türkiye siyasetine yön vermesi ve tekçilerin ve merkeziyetçilerin rantının önünde engel olması HDP’yi ciddi bir hedef haline getirdi. HDP’nin milletvekillerini, eş genel başkanlarını, belediye başkanlarını Anayasaya aykırı bir şekilde rehin aldılar. Arkadaşlarımız evlerinden kaçırıldılar. Bu vesiyleyle, HDP’nin kuruluşundan bugüne il-ilçe yönetiminden, merkez kurullarından ve eş genel başkanlarından, belediye başkanlarından bütün arkadaşlarımıza, özellikle cezaevinde olan bütün arkadaşlarımıza selam ve saygılarımızı gönderiyoruz.

HDP’ye yönelik siyasal saldırı sonuç vermeyince, bu sefer yargıyı araçsallaştırdılar. Kobanî Davasında yüzlerce arkadaşımızı sahte delillerle ve kumpaslarla yargıladılar. Arkadaşlarımız 432 yıl cezaya çarptırıldı. Ama HDP fikriyatı ve HDP mücadelesi devam ediyordu. Çünkü Türkiye toplumu merkeziyetçiliğin ve tekçiliğin, hatta faşizan uygulamaların toplumu bölmesine izin vermeme konusunda kararlıydı. Ancak siyasal yargı, Anayasa Mahkemesi (AYM) eliyle partimize kapatma davası açtı. Şurada AYM’nin kendisine söylemek lazım. Kapatma davasının bütün usul koşullarının tamamlanmasının üzerinde 2 yıl 5 ay geçmiş. 2 yıl 5 aydır bu dosya sürüncemede bırakılıyor. 2 yıl 5 aydır bu dosyaya ilişkin herhangi bir gelişme yok. Ama biz o gün de söyledik: HDP bir tabela değil, HDP bir bina değil ve onu kapatamazsınız. HDP’yi savunmaya devam edeceğiz.

HDP’nin fikri emeği, fikri mirası bugün DEM Partili arkadaşlarımızın omuzlarında toplumla buluşuyoruz. Ama biz de HDP’nin hukuksal kimliğini ve fikriyatını savunma konusunda kararlıyız. Bugün gerek Orta Doğu’daki gelişmeler gerekse de Türkiye’nin kendi içerisindeki Barış ve Demokratik Toplum Sürecinin kendisi çok açık net gösteriyor ki tek reçete var o da HDP’nin paradigması, HDP’nin fikriyatı, HDP’nin demokratik toplum perspektifidir. HDP’nin demokratik toplum perspektifi ve Öcalan’ın yapacağı bir öncülükle bu toplum barışla buluşursa, Orta Doğu’nun tamamında barışın yolları açılacak demektir. Eğer Türkiye’deki süreç başarılı olmazsa Orta Doğu’da başarılı bir barışın olması mümkün değil. Eğer ki Türkiye’de süreç başarılı olursa Orta Doğu’daki barışın da yolları daha rahat açılacak demektir.

Türkiye toplumunun bugün hukuksuzluğun ve tuzağın kime yapıldığına bakmaksızın demokrasiden ve hukuktan yana tutum alması gerekiyor. Aksi takdirde dün Kürtlere, sonra HDP’ye, bugün CHP’ye kurulan bu tuzak, bu hukuksuzluk ve antidemokratik uygulamalar yarın toplumun genelini bu kapana kapatma riskini taşıyor. HDP fikriyatını kararlı bir şekilde sahiplenerek yürüyeceğimize olan inancımla hepinizi saygı ve sevgiyle selamlıyorum.”

Kırkazak’ın ardından mikrofonu devralan Özcan ise konuşmasında şu ifadeleri kullandı:

“Sevgili arkadaşlar, birlikte koca bir tarihi omuzlamanın gururunu yaşıyoruz. Değişim ve dönüşüm iddiasının, demokratik bir cumhuriyeti ve yerel bir demokrasiyi hedefine koyan bir pusulanın sahibi olan bu fikri zeminin, bu tarihi mirasın kapatma davası dahil bütün baskı, tutuklama, gözaltı, operasyon, can kaybı süreçlerinden süzülerek geldiniz. Olağanüstü kongreden sonra biz bir dönem daha uzatmıştık. Sabırla, sebatla sessiz ama kararlı bir şekilde bu organlarda durduk, bu fikri mirası hem gidenler için hem gelecek iddialarımız için savunduk. Değişim dönüşümün öncüsü olan kadın özgürlük çizgisiyle, ekolojik yaklaşımıyla, doğanın hakları yaklaşımıyla emeğin, halkların ve inançların demokrasi yürüyüşünün, ezcümle özgürlük yürüyüşünün can suyu olan bu iddianın tüzel kişiliğini savunma kararlılığını bugüne kadar birlikte gösterdik. Bunun devamını yerine getireceğimize inanıyorum.

Bazen durmak da mevzinin bir parçasıdır. Bazen susmak da mevzinin bir parçasıdır. Ama şununla tamamlamak istiyorum. Bir Alevi deyişidir, söylemidir ama hani erenler ve ulular bunu tarih boyunca süzerek getirmişlerdir. ‘Yol birdir, sürek binbir’. Yolumuz birdir; bulunduğumuz mahalle, ev, il, ilçede, ortak yürüyüş araçlarının hepsinde mücadelemiz devam ediyor. HDP özelinde hukuki meselenin takipçisi, ısrarlı savunucusu olmaya devam edeceğiz. Ben HDP’ye olan duygularımızı şöyle ifade ediyorum. Biz HDP’yi fikren, vefayla, aşkla ama illaki umutla savunduk. Bundan sonra da iyi bir sonuç alana kadar, barış tesis edilene ve demokrasi gelene kadar, HDP’nin ayağına bağlamaya çalıştıkları prangalar kopana kadar mücadelenin öznesi, damlası, can suyu olmaya devam edeceğiz. Ben hepimize şimdiden tekrar kolay gelsin diyorum. İlla barış, illa demokrasi diyorum.”

İki eş genel başkan da yapılan oylama sonucu tekrar seçildiler.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

footer link satın al
footer link satın al
footer link satın al